🎈🎈🎈🎈🎈
KÖPEK
VE KAPLUMBAĞA
Gece
yağan yağmur Temmuz sıcağını serinletmişti. Sabah, havadaki serinlik güneşin
yükselişiyle ısınmaya başladı. Hava bizi dışarı çağırıyordu. “Ağaçların serin
gölgesinde yürümek huzur veriyor” demişti bir keresinde annem. Bu havada parkta
olmak en güzeliydi. Anneme,
“Parka
gidelim mi?” dedim.
“Tamam
kızım. Hazırsan çıkalım,” dedi.
Minik
serçelerin cıvıltıları, güvercinlerin gurk gurk sesleriyle karışıyor. Geveze
saksağanlar ötüyorsa eğer, bilin ki yuvalarına yaklaşan sinsi kediyi uzaklaştırıyorlar.
Birkaç
sokak köpeği ağaç gölgesinde miskin uykularında. Yanlarından geçerken gözlerini
aralayıp kendilerini kolluyorlar. Parkın bekçisiyle birlikte sanki onlar da
oranın güvenliğinden sorumlu. Gece de parkta yattıkları için bunu iyice kendilerine
görev edinmişler.
Bir
sabah annemle parka çok erken gitmiştik. Sık çalılıkların arasında bir
kaplumbağa görmüştüm. Tam kafasını çıkartmıştı ki, sokak köpeği kaplumbağayı
fark etti. Fırlayıp yanına geldi. Köpek ıslak burnu ile kaplumbağayı kokladı.
Kaplumbağa birden kafasını, ayaklarını, minik kuyruğunu kabuğunun içine çekti…
Ne
garip hayvandı şu kaplumbağa! Halbuki kafasını, ayaklarını, kuyruğunu içine
çekse de kabuklu gövdesi ortadaydı. Demek ki uzuvlarını içine çekmesi güvende
olması için yeterliydi.
Kabuğu
bir taş kadar sertti. Korunaklı olması belki de sert kabuğundandı. Annem,
“Kaplumbağalar
çok uzun yaşarlarmış, 100-150 yılı bulabilirmiş.” dedi. Annem, kabuğunu
göstererek,
“Sırtlarındaki
sert kabuk aslında deri levhalarla kaplıymış. Her yıl bir yenisi eklenirmiş.
Bunlar da yeni bir çizgi oluştururmuş. Bu dikdörtgen halkalar da kaplumbağanın
yaşını gösterirmiş,” dedi.
Çok
ilginç geldi annemin anlattıkları. Saymak istedim kabuğundaki çizgileri. Yere
eğildiğimde köpek bana doğru yaklaştı. Kaplumbağaya gösterdiğim ilgiyi
kıskanmış olmalı ki, yanıma iyice sokuldu. Az daha düşecektim.
Köpeğin
başını birkaç kez okşadım. Dokunduğum anda kuyruğu havada daireler çizdi. Biz
ilerledikçe köpekte bizi takip etti. Arkama baktığımda kaplumbağa çalılıklar
arasında kaybolmuştu.
21 TEMMUZ
2018,
YENER BALTA
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder